Ruh eşi nedir? Ruh ikizi nedir? İslam’da ruh eşi var mıdır? Ruh ikizi inancı nedir?

Ruhla ilgili sıkça duyup işittiğimiz kavramlardan biri de “ruh ikizi” ve “ruh eşi” kavramlarıdır. Gündelik dilde ise bu kavramları daha çok, huy, karakter ve mizaç açısından birbirine benzeyen insanlardan söz ederken kullanıyoruz. Ruh ikizi düşüncesi, insanların cismanî bedenlerine bürünmeden önce, ruhların enerji boyutunda kadın ve erkek olarak ayrışmadan bir bütün olarak bulunduğu; enerji boyutunda bulunan bu ruh ete, kemiğe ve bedene bürünürken de ayrışmaya ihtiyaç duyduğu, bu ayrışmayla birlikte de dişi ve erkeğin meydana geldiği tezine dayanmaktadır.

Her insanın diğer cinsten bir de ikizi bulunmaktadır. İşte ruh ikizi kavramıyla kastedilen, ayrışmadan önce birlikte bulunduğu diğer parçası olmaktadır. Dolayısıyla diğer parçamız bizimle aynı enerjiye sahiptir veya sadece madalyonun öteki yüzüdür; aralarında tam zıtlık söz konusudur. Eş ruhlar ise, ruhlar ayrıştıktan sonra, her bir ruhun bir diğeriyle eşleşmesidir. Aralarında tam bir zıtlık yoktur, ancak aynı titreşime sahiptirler.

Ruh ikizi kavramını İslâm inançları açısından kabul etmek mümkün görünmemektedir. Çünkü İslâm inancına göre ruh, ilâhî bir emir olup, insana şuur ve canlılık kazandıran ve hâricî varlığı olduğu kabul edilen ve mahiyeti tam olarak bilinemeyen bir varlıktır. Bütün bilebildiklerimiz bundan ibarettir. Ruhların önceden bir bütün olarak enerji boyutunda var olduğu ve sonradan dişi ve erkek şeklindeki kutuplaşmaların meydana geldiği şeklindeki iddianın dinî inancımız açısından bir dayanağı bulunmamaktadır.

Ayrıca insanın ruh ikiziyle karşılaşmasının mümkün olduğu kabul edilmekte ve bu bir çeşit sürekli yeniden bedenlenmelere dayandırılmaktadır. Bu düşünce, bir çeşit reenkarnasyon düşüncesini akla getirmektedir ki bunun İslâm dininde bir yeri olmadığını daha önce ifade etmiştik. Diğer taraftan karşılaştığımız kişinin gerçekten ruh ikizimiz olup olmadığını nasıl tespit edebileceğimiz de bilinmemektedir. Elimizde bunu tespit edebileceğimiz bir ölçüt de mevcut değildir.

Yüce kitabımızın “Nefisler eşleriyle birleştirildiği zaman…” şeklindeki ifadesi, ilk bakışta sanki ruhların bir de eşleri bulunduğunu ima eder gibi görünse de, âyet bununla ilgili değildir. Kur’an’da ruh ve nefis kavramları, birbiriyle aynı anlamda kullanıldığı gibi, farklı anlamlarda da kullanılmıştır.65 “Haydi canlarınızı, ruhlarınızı çıkarın…”66 âyetinde iki kavramın bir birinin eş anlamlısı olduğu görülmektedir.

Kur’an’ın bu âyetlerinden harekete, İslâm düşünce geleneğinde çoğu kere ruh ve nefis kavramlarının aynı anlamda kullanıldığı da bilinen bir husustur.67 Ancak, hiçbir âyette insanlar topluluğunun ruhlarının bir ve aynı oluşundan söz edilmemektedir. Her insanın yaratılışıyla birlikte onun kendine özgü ve müstakil ruhu da var edilir ve ölümüyle de bedenini terkeder. Bir başkasıyla aynı ve ortak ruhu kullanmak söz konusu değildir.

“Nefisler eşleriyle birleştiği zaman” âyetinde de ruh ve nefis kavramının aynı anlamda olduğunu söylemek mümkündür. Ancak âyetin anlamı, hiçbir müfessir tarafından ruh ikizi kavramını doğrulayabilecek şekilde değildir. Müfessirlerimiz âyete, her bir grubun kendi taraftarlarıyla bir araya geleceği veli veliyle, ayyaş ayyaşla, şehit şehit vb. anlamını vermektedirler.68 İnsanın ruhu, bedeniyle birlikte var olduğuna göre, onun eşi de kendine özgü bedeni olmaktadır. Ruhlar, ölümle birlikte terkettikleri bedenle, berzahta yeniden birleşecektir. Bunun dışında bir ruh ikizi veya eşi söz konusu değildir.