Gidilecek yer, gidilecek yol, takip edilen yöntem, metot, ekol. İslam kültüründe dinî ilimlerde uzman olan bir müçtehidin, dinin ayrıntılarına ilişkin konularda, kendine özgü kural ve metotla meydana getirdiği görüşler toplamı, içtihatlar. İslam tarihinde hukuki, siyasi ve itikadi bütün görüşler ve akımlar hakk ında ‘mezhep’ kavramı kullanılmışt ır. Mezhep imamları, “Biz bir mezhep kurduk, gelin bize katılın.” dememişlerdir. Onların çeşitli meseleler hakkında verdikleri fetvalar, yaptıkları içtihatlar zamanla Müslümanlar tarafından benimsenmiş, uygulanmış ve kitaplarda bir araya toplanmıştır. Hiçbir mezhep imamı ‘Benim görüşüm mutlak doğrudur.’ şeklinde bir iddiada bulunarak görüşlerini dinleştirmemiştir. Ehlisünnet mezhepleri birbirinin içtihat ve kanaatlerine saygı göstermişlerdir. Herhangi bir meselede kendi mezheplerinde görüş olmadığında diğer mezheplerin görü şlerinden de yararlanmışlardır. İslam tarihinde ortaya çıkan mezhepleri üç grupta sınıflandır ılır: Uygulamayla ilgili çalışmaları içine alan fıkıh mezhepleri, amelî mezhepler. İnanç konularıyla ilgili mezhepler, itikadi mezhepler. Yönetimle ilgili konuları esas alan mezhepler, siyasi mezhepler.
