Kur’an’ın mucize olması ne anlama gelir? Kuran mucize midir? Kuranın mucize olması nedir?

Kur’anı Kerim’in mucize olması, benzerinin ortaya konulamaması anlamına gelmektedir. Kur’anı Kerim, hem lafzı (yani kelime ve cümleleri) hem de manası açısından mucizedir. Lafız açısından mucize olması, insanların O’nun gibi bir söz ortaya koyamamaları anlamına gelmektedir. Bu konuda Rabbimiz şöyle buyurur: “ ‘Onu kendisi uydurmuştur.’ diyorlar öyle mi? Hayır, hayır; inanmak istemiyorlar. Eğer doğru sözlü iseler onun benzeri bir söz getirsinler.”

“Yoksa “Kur’an’ı kendisi uydurdu” mu diyorlar? De ki: ‘Eğer doğru söylüyorsanız Allah’tan başka çağırabildiğiniz herkesi yardıma çağırın da, siz de onun gibi uydurulmuş on sure getirin!’ Eğer size cevap veremezlerse, bilin ki Kur’an ancak Allah’ın ilminin eseri olarak indirilmiştir ve O’ndan başka tanrı yoktur; hâlâ teslim olmayacak mısınız?”

“Bu Kur’an Allah’tandır, başkası tarafından uydurulmuş değildir; o, kendisinden önceki kitapları (asıllarını) doğrulamakta ve konulmuş olan hükümleri açıklamaktadır; bunda kuşku yoktur, O âlemlerin Rabbindendir. Yoksa “Onu Muhammed uydurdu” mu diyorlar? De ki: “Eğer iddianızda doğru iseniz, o zaman onun benzeri bir sûre de siz getirin bakalım; Allah’tan başka çağırabildiklerinizi de yardımınıza çağırın!” ”

Yukarıdaki ayetlerde Rabbimiz, Kur’anı Kerim’i Hz. Muhammed’in uydurduğunu iddia edenlere açıkça meydan okumaktadır. En usta şairlerin dahi edebî üstünlüğü karşısında âciz kaldığı Kur’anı Kerim, nasıl Hz. Muhammed tarafından uydurulmuş olabilir? Buna ilave olarak, insanların hem aklına hem de duygularına hitap etmesi, her seviyede insanın anlayabileceği bir üslûba sahip olması, okunuşundaki benzersiz ses uyumu, Kur’an’ın Allah’ın kelamı olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.

Kur’an’ın mana ve muhteva açısından mucize olması ise, içerisindeki bilgilerin insanlar tarafından üretilebilmesinin mümkün olmamasıdır. Geçmiş toplumlara ait haberler, kâinatın yaratılışı ve düzeni, insanın yaratılışı ya da cennetcehennem, melekler gibi duyu organları ve akılla bilinemeyecek konularla ilgili bilgiler, insanların kendi bilgi kaynaklarıyla ortaya koyabilecekleri bilgiler değildir. Ayrıca içerisindeki bilgilerin tutarlı olup birbiriyle çelişmemesi; insanlığın doğru bilgi, ilkeli yaşama ve hayatı anlamlandırma ihtiyacını kıyamete kadar karşılaması da Kur’an’ın ilahî kaynaklı, mucizevi bir hidayet rehberi olduğunu ortaya koymaktadır.