Adet döneminden önce başlayan lekelenmenin hükmü nedir? Bu esnada ibadet yapılabilir mi?

Adet döneminden önce başlayan lekelenmenin hükmü nedir? Bu esnada ibadet yapılabilir mi?

Düzenli âdeti olan bir kadının âdet dönemi öncesinde gördüğü lekelenmeler âdet hükmünde kabul edilir ve o andan itibaren âdet günü sona erene kadar âdetli sayılır. Dolayısıyla lekelenmelerin olduğu günlerde de namaz kılamaz ve oruç tutamaz. Ancak 10 gün geçtiği hâlde akıntı devam ediyorsa 10 günden sonraki akıntılar âdet değil özür kanıdır. Akıntısı 10 günden fazla … Devamını oku

Düzenli olarak üç günden az ya da on günden fazla kanaması olan bir kadının âdeti nasıl belirlenir?

Düzenli olarak üç günden az ya da on günden fazla kanaması olan bir kadının âdeti nasıl belirlenir?

Hanefî mezhebine göre üç günden az ve on günden fazla devam eden kanamalar âdet değil, özür olarak kabul edilir (Mevsılî, elİhtiyâr, I, 99; İbn Nüceym, elBahr, I, 120). Şâfiî mezhebine göre ise âdetin asgari süresi bir gün, azami süresi on beş gündür (Şirbînî, Muğnî’lmuhtâc, I, 171). Kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarının verdiği bilgiye göre; nadiren … Devamını oku

Adet kanaması 10 günden fazla süren bir kadın ibadetlerini yerine getirmede nasıl hareket etmelidir?

Adet kanaması 10 günden fazla süren bir kadın ibadetlerini yerine getirmede nasıl hareket etmelidir?

Her kadının âdet gördüğü gün sayısı eşit değildir. Bu süre Hanefîlere göre en az üç, en çok on gündür. Düzenli âdet gören bir kadının normal âdet günlerinden sonra kanaması devam ederse bu kanama on günü geçmediği takdirde tamamı hayız hükmünde sayılır. Ancak on günü geçerse tekrar önceki normal âdeti esas alınarak devam eden kısmı istihaza … Devamını oku

Adetli kadın ziyaret, veda ve umre tavaflarını yapabilir mi?

Adetli kadın ziyaret, veda ve umre tavaflarını yapabilir mi?

Âdetliyken ihrama giren veya ihrama girdikten sonra âdet görmeye başlayan kadınlar, tavafın dışında haccın bütün menâsikini yerine getirebilirler. Ancak metâfa giremez ve tavaf edemezler. Çünkü Resûlullah (s.a.s.), Hz. Âişe’ye “Bu, Allah Teala’nın, Âdem’in kızları üzerine yazdığı bir şeydir (senin elinde olan bir şey değildir). Hacıların, hacla ilgili yaptıklarını sen de yap. Ancak âdet gördüğün sürece Kâbe’yi … Devamını oku

Kadınlar adetli veya lohusa iken dua edebilirler mi?

Kadınlar adetli veya lohusa iken dua edebilirler mi?

Kadınlar âdet günlerinde veya nifâs (lohusalık) hâllerinde iken dua edebilirler; zikir ve dua anlamı taşıyan âyeti kerimeleri okuyabilirler. Bunun yanında, kelimei şehâdet, kelimei tevhid, istiğfar, salâvatı şerife getirebilirler. Tefsir, hadis ve fıkıh eserlerini okuyup inceleyebilirler (Bkz. İbn Nüceym, elBahr, I, 210; Aliyyü’lkârî, Fethu bâbi’l‘inâye, I, 142; İbn Âbidîn, Reddü’lmuhtâr, I, 319320; Şirbînî, Muğnî’lmuhtâc, I, 120121, … Devamını oku

Adetli ve lohusa kadın camiye girebilir mi?

Adetli ve lohusa kadın camiye girebilir mi?

İslam âlimlerinin büyük çoğunluğuna göre; hayızlı ve nifaslı kadınların camiye girmeleri caiz değildir. Hayız ve nifas hâlleri, dinimizce hükmen kirlilik sayılmakta ve ibadetlere engel kabul edilmektedir. Camiler de ibadet mekânıdırlar. Hz. Peygamber (s.a.s.), “Ben hayızlı ve cünüp kimsenin mescide girmesini/ mescidde bulunmasını helal görmüyorum.” buyurmuştur. Bazı âlimler ise ihtiyaç hâlinde örneğin camideki bir eşyayı almak için, … Devamını oku

Adet halindeki bir kadın Kur’anı Kerim okuyabilir mi?

Adet halindeki bir kadın Kur’anı Kerim okuyabilir mi?

Şâfiî ve Hanbelîlere göre tıpkı cünüp gibi âdetli veya lohusa kadın da Kur’an okuyamaz. Çünkü Hz. Peygamber (s.a.s.), “Âdetli kadın ve cünüp olan kimse Kur’an’dan hiçbir şey okuyamaz.” (Tirmizî, Tahâret, 98; İbn Mâce, Tahâret, 105) buyurmuştur. Hz. Ali de “Resûlullah’ı Kur’an okumaktan cünüplük hâli dışında hiçbir şey alıkoymazdı.” “Resûlullah cünüp olmadıkça bize Kur’an okurdu.” dediği rivayet … Devamını oku

Adet hâlindeki bir kadın Kur’anı Kerim’e dokunabilir mi?

Adet hâlindeki bir kadın Kur’anı Kerim’e dokunabilir mi?

Hanefî, Şâfiî ve Hanbelî mezhepleri ile Malikî mezhebindeki ağırlıklı görüşe göre, cünüp veya hayız hâlindeki kimselerin Mushaf’a dokunmaları caiz değildir. Bu konuda genel olarak “O, elbette değerli bir Kur’an’dır. Korunmuş bir kitaptadır. Ona, ancak tertemiz olanlar dokunabilir. Âlemlerin Rabbi’nden indirilmedir.” (Vâkıa, 56/7780) âyetleri ile Hz. Peygamber’in (s.a.s.) Amr b. Hazm’a yazdığı mektuptaki “Kur’an’a temiz olandan başkası … Devamını oku