EVERGREEN şirketinin Ever Given gemisinin Süveyş kanalında yaşattığı süreç küresel sermayeye bir nevi haddini bil dedirten bir misillemeydi. Yaşadığımız toplumda dünya klasmanını baz aldığımızda hiç kimse bu lisanın ne olduğunu anlamadı! Mutlaka teknik bir sorun olmadığı ve yaşanan problemde derin ellerin gemiye dokunduğunu anladı ama adlandıramadı tabi. Güzel ülkemde müthiş bir şekilde bir algı operasyonu güdülmekte olduğu için tüm basın yayın organlarında, sosyal medyada, sokakta, kahvede, restoranda klasik dolar yükseldi ekonomi battı bitti algıları yapılırken, istanbul sözleşmesi ülkemde en önemli konuların başında gelirken ve bu söylemler tüm sosyal medya araçlarında sahte hesaplarla sürekli algı operasyonları yapılırken, güzel ülkemde iletişim bakanlığı twitter bakanlığı olduğu için, kalbi ruhu temiz güzel ülkemin kadirşinas insanları ne olduğunu anlamlandıramadığı için ve yine sosyal medyada tuşlara dokunarak yaşadığı ülkeyi, benim güzel vatanımı sürekli küçük gören söylemlerde bulunarak fakir edebiyatı yapan yaşamında ne kendisine ne ailesine ne topluma karşı bir titresi olmayan dalkavuklar tabiki kol gezer. Akabinde ülke yönetimindeki kişiler içlerindeki kirlenmiş saltanat süren zenginleşmişleri göremediği için, parti sevdası, ülke sevdası, ideoloji sevdası olmayan yeni yetmelerin elde ettiği maddi güç kontrolsüzlüğe yol açar ve bu ehliyetsizlerin kullandığı araç hep toplumun içinden geçer toplumun gönlünü yaralar. Bu saltanatlık sadece bir zümrede yok hepsinde var! Askeri bir söz vardır: “Kontrol edilemiyen tabur cephaneliği vurur” diye! İşte bu ve buna benzer saçma sapan sebeplerden dolayı küresel sermayeye atılan tokadı kimse anlamadı! Tokadın adıdır EVERGREEN… Peki gelelim bu tokadı kim attı, neden attı ve tokadın devamı ne olacak? Bu bir kavgaya dönecek mi? Asıl soru bu! Bu tokadı aziz devletimin derin eli attı! Peki neden ve niçini, sebep ve sonuçları, önü ve arkası nedir diye soracaksınız. O zaman açıklıyorum; bu tokadı devletim attı! Kime attı? tabiki küresel sermayeye attı! Nasıl yaptı bunu? Bunu İsrail’e yaptırdı! Derin Türk eli yiğitoğlu yiğitler İsrail’e bunu yaptırdı! Tıpkı yıllar önce hatta asırlar önce yaptığı gibi. Günlük milyar dolarlık zararlar yaptırarak küresel sermayenin CEOsuna Biden efendiye akıllı ol dedi. İkinci bir EVERGREEN vakası Çin de oldu. Bu ne anlama geliyordu? Onu da ayıklayayım size; Çin dışişleri bakanı 24 ile 26 mart arası Türkiyedeydi ve buradan gittikten bir gün sonra Çin de yeniden bir EVERGREEN vakası yaşandı yani tek başına bir güç hayali kuran Çin’e tam da buradan giden Çin bakanının brifing verdiği toplantı saatinden bir saat önce Çin’e sende akıllı ol dendi. Neden dendi? Çünkü 22 Mart’ta ABD ve Çin tarafından planlanıp sahnelenmeye başlanmış Türkiyeye karşı ekonomik operasyon yani yaşatılmak istenen devalüasyon harekatı, bu stratejik misillemelerle bozulmuş ve amaçlarına ulaşmamıştır ve yine bu yapılan stratejik hamleler sonrası CEO Biden ve Çin bu defa Türkiyeye şirin gözüken dost gözüken açıklamalara ve tavırlara girmişlerdir. Müthiş bir operasyon tüm dünyaya Türkiyenin hem bulunduğu coğrafyada hemde dünya ticaretinde çok etkin bir pozisyonda olduğunu, güçlü olduğunu hatırlatmış. Aynı zamanda Libya’ya destek takviye götürürken engellenmiş operasyonun, çekilmiş Türk gemisinin de hesabı sorulmuştur. Aziz devletimin tüm dünyada zahire çıkmış bu şahlanışını tüm dünya biliyorda, ah keşke ülkemin zahirde yönetiminde bulunan yetkililer topluma daha sık anlatabilse! Ah keşke şuan bulanan gönüllere berraklıkları sıklıkla aktarabilse! Ah keşke şu yurt dışına kaçmış, yurt içinde saklanmış ismini bile kullanmaktan korkan, karekteri gibi sahte hesaplar açarak durmadan soluksuz klavye başlarında her vatan diyene devlet diyene saldıran bu hainlerin topluma akıtmak istedikleri zehire karşı panzehir verebilse! Güzel ülkemin can insanlarına sevgi ve saygılarımla … Not: Konteynerlerin içi ayrı bir muamma. Onu başka bir yazıda paylaşacağım.
Evergreen konteynerlerin sır içeriği nedir Kaan Sarıaydın açıkladı!
Sevgili dostlarım sizlere bu konuda ilk yazının akabinde ikinci yazıyı yazacağımı söylemiştim ve geminin içindekilerinin neler olduğuna dair bilgi akataracağımı da ifade etmiştim… Gönül dostlarım, Evergreen olayı küresel sermayeye karşı yapılan bir hamleydi çünkü Nisan ayında yapılacak olan uluslararası iklim konferansı öncesi tüm dünyaya küresel sermaye dünyanın sahibi değildir eylemidir! Geminin içinde 5G vericilerine yerleştirilmek istenen radyasyon ışınlarıyla oksijene karışacak özel bir kimyasal malzeme bulunmaktaydı ve yaşanan süreçte bu durum tamamen lav edildi, malzemeye el konuldu ve el konulan malzeme imha edildi! Küresel güç Covid 19yalanından sonra ikinci senaryo iklim kartını oynayacaktı ama süreç Evergreen operasyonuyla sekteye uğradı ve geminin karaya oturmasından hemen sonra Avrupa ülkeleri teker teker tekrar halkları yaşam kısıtlamalarına soktu. Sizin anlayacağınız ikinci senaryo sekteye uğradı! Bu durumda payı olan bu kirli süreci sekteye uğratanlara şükranlarımı sunuyorum. Ne gemiymiş, değil mi? Planları ters döndü döneli küresel sermayenin tüm işleri ters gitmeye başladı… Sayın Biden düşman olarak ilan ettiği Türkiye’ye bir anda dost olmaya başladı, Çin tam Türkiye’yi ekarte edeceği toplantıyı yaparken, Evergreen vakasından sonra Türkiye çok önemli bir ülke demeye başladı, hatta iklim konferansına davet edilmemiş Türkiye, hemde Biden efendi tarafından davet edildi! Olan Bill Gates’in öküz gazı projesine oldu, sunni et projesine oldu! Gitti milyarcıkları!…
Kaan Sarıaydın Evergreen gemisinin gerçekleriniz yazdı:
Evergreen konusunu daha önce yazmıştım. Bugün bu sürecin devamını sizlerle paylaşacağım. Malumunuz tv programında birçok konu anlatımında bulunmak, görüş değerlendirmesi yapmak ve konuyu enine boyuna tüm tümleçlerine açıklık getirmek belirlenen zaman diliminde yetersiz oluyor. Bu nedenle bugün sizlerle Evergreen meselesinin ikinci perdesini anlatmak istedim ama öncesinde kısaca bir üzerinden geçelim…
Süveyş kanalı tarihte hep bu tarz entrikalı süreçlere ev sahipliği etmiştir. Yine böyle bir süreç yaşandı. Peki bu sorunun ana kaynağı neydi? Ona bakmak lazım. Trump yönetimi yerini Biden yönetimine devretmesiyle başlayan yeni dönem ABD’nin ulus milliyetçiliğinden sapma yapıp tamamen küresel gücün kontrolüne girdiği bir dönemi beraberinde getirdi ve hızlı bir şekilde emirleri yerine getirmeye başlayan küresel gücün ABD CEO’su ilk iş olarak yöneteceği ülkenin sorunlarından ziyade Ortadoğu söylemleriyle başladı. Burada ilk hedef olarak Türkiye’yi gösterdi. Sert ve usulsuz söylemler ardı ardına gelirken, diğer bir taraftan ABD’nin yıllarca nüfussuz ve kimliksiz çocuğu olarak duran israil ile bir anda tüm süreçler yerini sert söylemlere bıraktı. İsrail bir anda dışlandı ve son olarak sömürgecilikle bile suçlandı. Oysa İsrail ne yaptıysa ABD desteğiyle yapmıştı, ABD ise çocuğunun hep arkasında durmuştu ama bugünleri çok iyi okuyan İsrail Trump döneminde farklı politikalar izlemeye başlamış, Ortadoğu’da bir çok ülke üzerinde etkisinin bulunduğu politikalarını belirginleştirmiş ve sağlamlaştırmıştı. Ukrayna, Mısır, BAE, Suudi Arabistan gibi ülkelerde neredeyse tüm yönetimleri etkisi altına almayı başarmış. Sorun yaşatacak olan tüm farklı sesleri ve yönetimlerde sorun yaşatacak olan muhalefet olacak sesleri bile tamamen kısmayı başarmıştı. Anlayacağınız İsrail hamleleri hep yarınlarda olası bir duruma karşı B planını hazırlamaktı.
Trump döneminin son demlerinde doğu akdeniz sorununa karşı Mısır, BAE, Suudi Arabistan gibi ülkeler bir bir ordularına Türkiye’ye karşı savaş hazırlıkları emri verirken, Biden dönemiyle tamamen yön değiştirdi. Bırakın savaş çığırtkanlıklarını, bu süreç tamamen yön değiştirerek yerini zeytin dallarına bıraktı, dostane eylemler ardı ardına gelmeye başladı ve akabinde İsrail alene ABD’ye karşı bir sorunlu ülke konumuna getirildi. Oysa Israilli hiç bir yetkiliden bir açıklama gelmemiş, ABD karşıtı hiç bir söylem içerisine girmemiş, bir politika açıklamamıştı ama buna rağmen sözlü veya politik bariz bir eylem yokken bu çocuğun tamamen dışlanmış olmasının nedeni neydi peki?
Anlayacağınız İsrail dışlanınca yüzünü Türkiye’ye dönmüş, Filistin’in yerine ABD’yi koymuş ve ABD’nin yani şuan küresel sermayenin yönettiği ABD’nin tüm Ortadoğu politikalarını bozguna uğratmayı misyon olarak belirlemişti. Bu nedenle ABD’yi başarısızlaştıracak ne kadar bilgi varsa paylaşıma girmiş ve ABD’nin karşıt olarak gösterdiği tüm ülkelerle iş birliğine girmiş. Böylece kısa sürede ABD’nin tüm politikalarını alt üst etmeyi başarmıştı. İşte Evergreen olayıda tamamen böyledir. İsrailin Mısır, Türkiye ve Rusya ile ortak yürüttüğü bir imha operasyonu başarıyla sonuçlanmıştır. Günlük milyarlarca dolar zarar ve şartlı tahliye süreci!!! Evet, Evergreen şartlı tahliye edildi! Bu coğrafyada kuyruk öyle bir sıkıştırıldıki, bu şartlı tahliyede ABD maddeleri bir gün ihmal ederse bedelini ağır öder. Peki nedir bu maddeler diye düşüneceksiniz. Size bu maddeleri de ilerleyen yazıda tek tek açıklayacağım…
Süveyş süreci devasa yükü bulunan bir gemi bir anda yan durup kuma saplanıyor. Günler geçiyor kımıldatılamıyan bir gemi uzaydan bile kontrolü sağlanabilecekken sorunun kaynağının bile ne olduğu belirginleşmeyen bir gemi ve milyar dolarlık zararlar. Nisan ayında yapılacak olan iklim sempozyumu öncesi ve yine ne hikmetse ülkemizde tam dolar operasyonu yapılacağı zamana denk gelirken, cuma günü yükselişle kapatan borsa, 7.23 seviyelerinde bulunan doların pazar akşamı operasyon yiyeceği haberi saatler daha 19 olmadan yayılmaya başladı. İktisadı yemiş yutmuş ekonomi uzmanlarının her biri vah vah dolar bombası patlayacak, uçacak, yandık, bittik söylemleri her tarafta dolaşıyor. Merkez bankası başkanı görevden alınmış, nasıl olur merkez bankası başkanı görevden alınır? Konuyla alakalı tüm mecralardan olacak iş değil, ülke iflas etti diye yorumlar yağmur gibi yağıyordu yani düşmanın Türkiye’deki sanal hain ordusu görevdeydi anlayacağınız…
Sadece izliyorum, toplumu izliyorum, yorumlara bakıyorum ve toplumda yapılması istenen yorumların düşüncelerde oluşması için sanal örgütlerin yaptığı algı operasyonlarına bakıyorum. Bir pazar akşamına doğru güneş henüz ışıklarını bile çekmemiş, ülkemin üstünden karanlık düşünceli eller diller dile gelmiş susmuyor. Aydınlık olanın kararacağını beyan eden açıklamalar yapılmaya başlanmıştı bile, kuşlar önceden duyurmuşlar o gecenin allamelerine… Vah vah, yarın sabaha 10 lira olacak dolar diyenler, yazanlar, çizenler ve ağzının salyaları aka aka konuşanlar yazanlar. Ey Evergreen sen nelere kadirmişsin be?… Herkesin hevesi kursağanda kaldı! Ne şartnameymiş be! Aslan parçaları, bu ne zeka böyle? Nasıl da sıkıştı tefecinin müdürü Biden efendi. Şimdide almış topu tüfeği, gelmiş Karadeniz’e. Güya olası Rusya ve Ukrayna savaşına karşı Karadeniz’e gelmiş. Sözüm ona Rusya’ya vuracak, sözüm ona Rusya’ya demokrasi getirecek. Hani çok güzel bir söz var bilirsiniz… yav he he…
MADALYONUN DİĞER YÜZÜ
Evet, madalyonun diğer yüzü derken neyi kast ettiğimi anlamamış olabilirsiniz. Biraz da Evergreen olayının diğer yüzünü anlatmak istiyorum. Bilirsiniz Evergreen bir konteynır şirketi ve Evergreen “hep yeşil” anlamına gelir. Sizlere daha önce söylemiştim Süveyş kanalında yaşanan olay küresel gücün tarihinde yemediği kadar sert bir tokattır. Öyle bir tokattırki, küresel güç her türlü bir kıskacın içerisine girmiştir. Bu kıskaçları şöyle sıralayabiliriz:
Öncelikle ilk tokat Ortadoğu’da istediğin gibi at koşturamazsın!
İkinci tokat insan katliamında kullandığın tekno silahından ilki olan Covid 19 senaryosuyla, ilaçlarla insanları katlettin ve gün gelecek bu gerçekler ortaya çıkacak! Tam bu senaryoyu bitirip, Nisan ayında uluslararası düzeyde tanıtacağın ikinci perde iklim silahın lav edildi! Anlayacağın gemide taşıdığın 30 yıllık birikimle elde ettiğin radyoaktif virüsle tüm dünyada toprağı zehirleyecektin, akabinde zorla ülkeleri sözüm ona tarım politikalarına mecbur bırakıp, yine gücüne güç katacaktın ama olmadı!
Diğer bir tokat Çin’e yani mini küresel kapital güç olarak yarattığın Çin’e! Ülkelere ve özellikle gelişmekte olan ülkelere İMF karşısında farklı bir model olarak koyduğun Çin eliyle krediler verip, ülkeleri borç batağına sokup, sert şartnamelerle ülke yönetimlerini tamamen ele geçirme politikan Ortadoğu’da baltalandı. Aynı Evergreen mini küresel güç Çin’de de boy gösterdi! Bu öyle bir lisandır ki, Çin bu defa kendi içerisinde kaostik bir sürece girdi ve muhtemelen bunun yansımalarını hep birlikte Ever Given gemisi limanlara yanaştıkça, yüklerini indirdikçe göreceğiz. Şimdilik kısık sesle anlatılan Evergreen yarınlarda yüksek sesle dillendirilecektir!…
Biz sadece yapılmak istenen devalüasyon operasyonunu lav etmedik, aynı zamanda artık devalüasyon sözünü de tarihe gömdük! Biliyorum, sığ söylemler, dar düşünceler, hain saldırılar hep aynı olacak ama ülke battı, millet aç sen ne diyorsun diyecekler. Olsun, desinler ama sevgili dostlar dünyada bunlar olurken klavyede kahramanlık eden, algı operasyonları yapan kirli ve içi boş insanları gördüğünüzde, bunların arasında açız aç diye söylemleri yayanları gördüğünüzde, sizden tek ricam; dönüp te mal varlıklarına bakın. Evlerine, arabalarına, tarlalarına bakın, olur mu? Hiç inancınızı kaybetmeyin! Ülkemiz gerçekten bir şahlanış dönemi yaşıyor. İnşallah Turan birliğide alane bir hal alacak. Tüm dünya bunun farkındayken ülkemde dolaşmamış, ülkeme turist olarak gelmiş Avrupalı bile bunu biliyorken sakın kara senaryoları dillendiren, öfke kusan insanlara itibar etmeyin…
Allah devletimizin yar ve yardımcısı olsun…
Sevgiyle kalın….