İslam’da yeme içme adabı nedir? Müslümanların sofra adabı nedir? İslam’da yeme içme nasıl olmalı?

Yerken ve içerken uyulması gereken birtakım edep ve terbiye kuralları vardır. Bunlar yemekten önce, yemek esnasında ve yemekten sonra olmak üzere üç kısma ayrılır.

Yemekten Önce

Yiyeceklerin hem helal yoldan kazanılmış, hem de iyi ve temiz olması.

Kur’anı Kerim’de şöyle buyruluyor:

“Mallarınızı aranızda haksız yollarla yemeyin…”

“Ey İman edenler! Size verdiğimiz rızıkların iyi ve temiz olanlarından yiyin.”

 Yemekten önce elleri yıkamak.

Yemek Esnasında

  • Yemeğe “bismillâh” diyerek baş
  • Sağ el ile yemek.
  • Aynı kaptan yendiği takdirde, yemeği kendi önünden almak. Ömer b. Ebî Seleme diyor ki:

Peygamberimiz bana, “Bismillâh de, sağ elinle ve önünden ye” buyurdu.

Yemeği beğenmezlik etmemek.

Peygamberimiz hiçbir yemeği kötülememiştir. O, isteği varsa yer, isteği yoksa bırakırdı.

  • Lokmayı ağza göre alıp iyice çiğnedikten sonra yutmak.
  • Lokma ağzında iken konuş
  • Suyu içmeden önce bardağa bakmak.
  • Suyu bir solukta içmemek. Peygamberimiz suyu üç solukta içerdi.
  • Bardağın içine nefes vermemek.
  • Yemek esnasında başkalarını tiksindirecek ve iğrendirecek söz ve davranışlarda bulunmamak.
  • Yemek esnasında susmak iyi değ Ancak yemekte iyi ve güzel şeyler konuşmalı, yiyenleri tiksindirecek ve iğrendirecek şeyleri konuşmaktan sakınmalıdır.
  • Ekmeği yere atmamak ve üzerine tabak, tuzluk ve benzeri şeyleri koymamak.

Peygamberimiz;

“Ekmeğe saygı gösteriniz” buyurmuştur. Elini veya bıçağı ekmekle silmek de uygun değildir. Eğer bıçağı ekmekle silip o ekmeği yerse bunun sakıncası yoktur.

  • Dişleriyle kopardığı lokmayı yemeğin içine bırakmamak.
  • Aksıracağı veya ağzından bir şey çıkaracağı zaman yüzünü sofradan çevirmek veya ağzını kapamak.
  • Toplu hâlde yerken önündeki yemeğe bakmak, sağa sola göz gezdirmemek, yanındakilerin lokmasına ve yemeğin geldiği tarafa bakmamak.
  • Ağzındaki lokmayı yutmadan başka lokma almamak.

Ziyafetlerde ev sahibinin misafirlere bizzat hizmet etmesi de uygun bir davranıştır. Nitekim Peygamber Efendimiz misafirlerine bizzat kendisi hizmet etmişlerdir.

Ziyafette, ev sahibinin suskun durması uygun olmadığı gibi hizmet edenleri misafirlerin yanında azarlaması da doğru değildir. Ev sahibinin dikkat edeceği hususlardan birisi de, ziyafet verdiği kişilerin rahatsızlık duymalarına sebep olacak kimseleri orada bulundurmamasıdır. Misafir de, ev sahibinin rızası olmadan yanında başkasını ziyafete getirmemelidir.

Toplu yemek yenirken —yemeğe devam edenleri utandırmamak için— herkes yiyip bitirmedikçe sofradan kalkmamalıdır.

Misafir, ev sahibinin iznini almadan ve dua etmeden oradan ayrılmamalıdır. Karanlıkta yemek de mekruhtur.

Yemekten Sonraki Adaba Gelince

Yemek bitince “Elhamdülillâh” denilmelidir.

Peygamberimiz yemekten sonra, “Bizi yediren, içiren ve Müslüman olarak yaratan Allah’a hamd olsun” diye dua ederdi.

Yemeğe başlarken besmelenin sofrada bulunanların işitecekleri şekilde söylenmesi uygundur. Fakat sofradakilerin hepsi yemeği tamamlamadıkça işitilecek bir sesle “Elhamdülillâh” demek doğru değildir.

Ellerini ve ağzını yıkamak da yemekten sonra yerine getirilmesi gereken adaptandır.