Kur’ân-ı Kerim’de Allah Teâlâ’nın insanlardan ve cinlerden büyük bir topluluğu cehennem için yarattığı bildirilmektedir. Bundan, cinlerin de insanlar gibi sorumlu varlıklar olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca Cin sûresinde Hz. Peygamber’i dinleyen cinlerin, “Aramızda sâlih olanlar da var, olmayanlar da; ayrı ayrı yollar tutmuşuz.” (72/11) dedikleri görülmektedir. Öte yandan Cenâb-ı Hak, peygamber göndermedikçe kimseye azap etmeyeceğini bildirmektedir. Cinler de azaba duçar olacaklar içinde bulunduklarına göre bu beyan onları da kapsamaktadır. Dolayısıyla insanlara peygamber gönderilmesini gerekli kılan hikmet ve gerekçelerin birçoğu cinler için de geçerli olup, Allah Teâlâ’nın onlara da peygamberler göndermiş olduğunu söyleyebiliriz. Bu peygamberler beşerden mi, yoksa cin türünden midir? Kur’an’da meleklerden peygamber bekleyen inkârcılara ,“Eğer yeryüzünde melekler yaşasaydı, o zaman dediğiniz olurdu.” şeklinde cevap verilmiştir. Hz. Peygamber resûlü’s-sekaleyn’dir. Yani hem insan hem de cin türünün peygamberidir. Ancak bu konumu bütün peygamberler için geçerli saymak mümkün değildir.