Doğum duası nedir? Doğum duası nasıl yapılır? Doğum duası sözleri!

Anne adayları; doğum öncesi ve doğum sonrası doktor kontrolünde olmalı, doğumunu mümkünse bir doğum hastanesinde yapmalıdır.

Doğumun kolay geçmesi için de Allah’a dua etmelidir. Peygamberimiz (s.a.s.), kızı Hz. Fatıma (r.a.)’nın doğum sancısı başladığında Ümmü Seleme ile Zeynep binti Cahş’a, Fatıma’nın yanına gitmelerini ve Ayetü’lKürsi’yi, A’râf sûresinin elli dördüncü ayetini ve Muavvizeteyni (Felâk

Nâs sûrelerini) okumalarını söylemiştir.”

Ayetü’lkürsî:

Okunuşu: “Allâhü lâ ilâhe illâ huve’lhayyü’lkayyûm.

Lâ te’huzühû sinetün velâ nevm.

Lehû mâ fi’ssemâvâti vemâ fi’lard.

Men ze’llezî yeşfe’u ‘ındehû illâ bi iznih.

Yalemü mâ beyne eydîhim vemâ halfehüm. Velâ yühîtûne bişeyin min ‘ılmihî illâ bimâ şâ’e.

Vesi’a kürsiyyühü’ssemâvâti ve’lard.

Velâ yeûdühü hıfzuhümâ ve hüve’l‘aliyyü’l‘azîm.”

Anlamı: “Allah, kendisinden başka hiçbir ilâh olmayandır. Diridir, kayyumdur (varlığı kendinden, kendi kendine yeterli, yarattıkları na hâkim ve onları koruyup gözetendir). O’nu ne bir uyuklama tutabilir, ne de bir uyku. Göklerdeki her şey, yerdeki her şey O’nundur. İzni olmaksızın O’nun katında şefaatte bulunacak kimdir? O, kulların önlerindekileri ve arkalarındakileri (yaptıklarını ve yapacaklarını) bilir. Onlar O’nun ilminden, kendisinin dilediği kadarından başka bir şey kavrayamazlar. O’nun kürsüsü bütün gökleri ve yeri kaplayıp kuşatmıştır. (O, göklere, yere, bütün evrene hükmetmektedir.) Gökleri ve yeri koruyupgözetmek O’na güç gelmez. O, yücedir, büyüktür.”

A’râf 54:

Okunuşu: “İnne rabbekümüllâhüllezî haleka’ssemâvâti ve’larda fî sitteti eyyâmin sümmestevâ ‘ale’l‘arşi yuğşi’lleyle’nnehâra yatlübühû hasîsen ve’şşemse ve’lkamera ve’nnücûme müsehharâtin bi emrih. Elâ lehü’lhalku ve’lemru. Tebârekellâhü Rabbü’l‘âlemîn.”

Anlamı: “Şüphesiz sizin Rabbiniz, gökleri ve yeri altı gün içinde (altı evrede) yaratan ve Arş üzerine (sınırsız kudret ve iktidar makamına) istiva eden (kurulan), geceyi, kendisini durmadan takip eden gündüze katan, güneşi, ayı ve bütün yıldızları da buyruğuna tabi olarak yaratan Allah’tır. Dikkat edin, yaratmak da, emretmek de yalnız O’na mahsustur. Âlemlerin Rabbi olan Allah’ın şanı yücedir.”

Muavvizeteyn:

Okunuşu: “Kul eû’zü birabbi’lfelak.

Min şerri mâ halak.

Ve min şerri ğâsikın izâ vekab.

Ve min şerri’nneffâsâti fi’lukad.

Ve min şerri hâsidin izâ hased.”

Anlamı: “De ki: Yarattığı şeylerin kötülüğünden, karanlığı çöktüğü zaman gecenin kötülüğünden, düğümlere üfleyenlerin kötülüğünden, haset ettiği zaman hasetçinin kötülüğünden, sabah aydınlığının Rabbine sığınırım.”

Okunuşu: “Kul eûzü birabbi’nnâs.

Meliki’nnâs.

İlâhi’nnâs.

Min şerri’lvesvâsi’lhannâs.

Ellezî yüvesvisü fi sudûri’nnâs.

Mine’lcinneti ve’nnâs.”

Anlamı: “De ki: Cinlerden ve insanlardan olup, insanların kalplerine vesvese veren sinsi vesvesecinin kötülüğünden, insanların Rabbine, insanların Melik’ine, insanların İlâh’ına sığınırım.”

Ebû Bekr (r.a.)’in kızı Esma, oğlu Abdullah doğunca Peygamberimiz (s.a.s.)’e götürdü ve onun kucağına koydu. Peygamberimiz (s.a.s.), hurma getirmelerini istedi. Getirilen hurmayı çiğneyerek çocuğun ağzına koydu. Çocuğun ağzına ilk giden şey Peygamberimiz (s.a.s.)’in ağzıyla ezdiği bu hurma oldu. Sonra çocuğun damağına hurma sürdü ve ona bereket duası etti. Bu çocuk İslâm tarihinde (Medine’ye hicretten sonra) doğan ilk çocuk oldu. (Buhârî, Akika, 1; Ebû Davud, Edeb, 116)

Peygamberimiz (s.a.s.), yeni doğan çocukların sağ kulağına ezan, sol kulağına da kâmet okunmasını tavsiye etmiştir. (bk. Ebû Davud, Edeb, 116)

Sahabeden Abdullah İbn Abbas (r.a.) anlatıyor: Peygamberimiz (s.a.s.) Hasan ile Hüseyin için Allah’a dua edip şöyle dedi: Babanız İbrahim de kendi oğulları İsmail ve İshak için böyle dua yapardı dedi ve şu duayı okudu:

Okunuşu: “E’ûzü bi kelimâtillâhi’ttâmmeti min külli şeytânin ve hâmmetin. Ve min külli ‘aynin lâmmetin.”

Anlamı: “Şeytanın şerrinden ve tüm kem gözlerden Allah’ın tam kelimelerine sığınıyorum.” (İbn Mâce, Tıbb, 36)