Büyük şirk nedir? En büyük şirk hangisidir? En büyük günah nedir? İslam’da en ağır şirk hangisi?

Allah Teâlâ’ya karşı işlenecek en büyük günah, O’na eş-ortak koşmak, O’na benzer ve denk olacak, O’na yardımcı, muhalif veya rakip olacak bir varlığın bulunduğunu kabul etmektir. Şirk denen bu günahın affedilmeyeceğini yukarıda anlatmıştık. Şüphe yok ki tövbe kapısı daima açıktır. Şirkten dönmek, o inancı bırakıp tevhide bağlanmak, başka bir deyişle müslüman olmak demektir.

Denilir ki kâinatın yaratıcısı Allah Teâlâ’ya her yönüyle denk olacak ikinci bir tanrı tasavvuru insan yaratılışına, onun zihnî kuruluşuna uymayan bir düşüncedir. Bu bakımdan dış görünüşüyle birden fazla tanrıya tapanlar, aslında, onların üstünde hâkim ve yüce bir Tanrı’nın bulunduğunu kabul ederler. Beriki putlar, onlara göre, yüce Tanrı’nın temsilcileri ve şefaatçileri durumundadır. Fakat İslâmiyet’e ve ondan önceki bütün ilahî dinlerin orijinal tebligatına göre Allah’ın zatında olduğu gibi sıfatlarında, fiillerinde denk veya benzer bir kuvvet, bir varlık kabul etmek yine şirktir, tevhidi bozan, imanı yok eden bir inanıştır. Nitekim Hz. Îsâ İsrâiloğulları’na ısrarla tevhidi telkin ettiği, Allah’a ortak koşanların cennet yüzü görmeyeceğini anlattığı halde hıristiyanlar, Cenâb-ı Hakk’ı bir ve tek bilmekle beraber O’nun bazı sıfatlarının başka varlıklarda da tecelli ettiğine inanmışlar, böylece hem bir, hem üç (1=3) çelişkisine düşmüşlerdir. Kur’ân-ı Kerim, Ehl-i kitabın bu tarz inançlarını da şirk kabul etmiştir:

“De ki: Ey kitaplılar! Geliniz, bizim için de, sizin için de doğru olan bir söz üzerinde birleşelim: Allah’tan başkasına tapmayalım, O’na hiçbir şeyi ortak koşmayalım. Allah’ı bırakıp da kimimiz kimimizi rab edinmesin.”

Çeşitli kaynakların kaydettiğine göre Peygamber efendimizin hıristiyan devlet adamlarına gönderdiği İslâm’a davet mektuplarında bu âyet-i kerîmenin metni de yer almıştır.

Resûl-i Ekrem, müslümanların, doğrudan puta tapmayacaklarına işaret ederek şöyle buyurmuştur:

“Şeytan, namaz kılanların kendisine tapacaklarından ümidini kesmiştir artık.”